Kara Vicdanlı

9 Ekim 2011 Pazar 2 yorum

Bir Pazar günü için umarım ağır bir konu olmaz. Ama baktım ki hava yağmurlu kasvetli soğuk puslu o halde ben de biraz öyle olayım istedim. Bugün konumuz Vicdan. Gerçi vicdanı bu kadarcık bir yazıyla tamamen ele almam nerdeyse imkansız ancak bir kaç cümle atıp tutabilirim. Neresinden başlasak ki? Neresi elimize gelirse artık. Oltayı bir atalım da suya gerisi kolay.
Bu arada bu vicdan konusu üzerine en çok kuzenimle konuşmuşuzdur. Bu konuşmalar tabiki hadi gel kuzen biraz da vicdandan bahsedelim şeklinde olmadı. İnsan yokluğunu hissettiği şeyi arıyor sorguluyor, bizimki de o hesap. Rahatlıkla diyebilirim ki kuzenim ve ben pek vicdanlı insanlar değiliz. Bu arada o benden yaklaşık sekiz nokta dokuz kat daha vicdansızdır bunu da belirtmek isterim. Ancak şunu da söyleyeyim bu özelliğimiz insanlara karşı, yani evet insanlara karşı vicdansısız ancak bunun dışındakilere(doğa hayvan çevre vs.) karşı karşı öyle değiliz. Bunu ayrıca söyleme gereği hissediyorum.
Peki ne ki bu? Bu vicdan denen şey bende yok dediğimde neden bu kadar ayıplanıyorum insanlar tarafından? Belli ki bu, insanların benden sahip olmamı beklediği “erdemli” bir şey. Ve hatta “İYİ” bir insan olmanın ön koşulu. Tarihte ve günümüzde pek çok filozof, bilim adamı vesaire bu konu üzerinde epey kafa yormuş, genel kanı buna sahip olmazsak kötü insanlar sayıldığımız yönünde.
Hadi ordan. Bütün kalbimle hepsine karşı çıkıyorum.
Hiç bir mantıklı, doğru, psikolojik ya da felsefik açıklama şu anda içimdeki gerçeği yıkabilecek durumda değil. Neden diye sorarsanız bu düşünce sistemi sadece teoride varlığını devam ettirebiliyorda ondan. Hangi sistem mi? İyilik ve kötülük tabiki. Vicdan hakkındaki tüm mantıklı açıklama ve tanımlar aynı zamanda masalsı fantastik ve gerçek dışı. Ama yaşamak böyle bir şey değil.
Yaşayan herkes çok iyi bilir ki yaşamanın “geneli” hiç te masalsı bir şey değildir.
Fazlasıyla gerçektir, geçicidir, acı doludur, körü körüne bir görev insanı, bir iyilik timsali, bir inanan bir prens ya da prenses olmak için fazlasıyla kısadır.
Ama yine de yaparız. Vicdanlı ve iyi biri olmaya çalışırız. Niye birinci çoğul şahıs kullanıyorum ki öyle bir şey yok. Ben yapmıyorum. Bırakalı çok fazla oldu çünkü tüm bu iyi insan olma halinin ardında hakettiğiniz mutluluğa, değere ulaşma hayali yatıyor daha doğrusu bir ilahi adalete inanış yatıyor. O inanışsa bende yok. Ben burada çektiğimiz acılar, gösterdiğimiz özveriler sonunda ödüllendirileceğimizi düşünmüyorum. Kaldı ki böyle bir ödül sistemi var olsa bile bundan daha büyük bir saçmalık var mı? Birilerine ödül vererek iyi olması sağlanabilir mi? Göstermelik bir iyilik mi gerçekten bunca lafını sözünü ettiğimiz o ilahi güzellik erdemlilik?
Daha kısası ben iyi bir insan olmaya inanmıyorum. Böyle bir şey hiç dürüstçe gelmiyor bana. Kötü olmanın yasaklandığı bir dünyada kimsenin iyiliğinde samimi olduğunu düşünmüyorum. Gördüğüm yaşadığım en can yakıcı gerçek şu ki;
İnsan ırkı yalancıdır, riyakardır, iki yüzlüdür, zayıfken yardım dilenir, ağlar, sızlanır yardımınızla güçlenip ayağa kalktığındaysa sizi tanımaz bile.
Karşıyım insanlara vicdanla yaklaşılmasına, hem de çok. Umrumda bile değil kimin ne kadar düştüğü ne kadar acı çektiği. Ben değilim o enayi, başkasını iyileştirmek mutlu etmek için kendi hayatını harcayacak olan. Ben değilim kokuşmuş yaraları saracak olan.
Ben dürüstüm, asla vicdanlı olduğumu söylemiyorum söylemedim de. Yaşam felsefem herkes için yeterince açık adil ve özgür.
“Herşeyin canı cehenneme.
Herkes ne hali varsa görsün.”
Malesef bundan daha fazlası artık bana göre değil. Hayat öğretti bana bunları.
Gerçekte varolan adaleti görmeyi.
Dolayısıyla bırakıp gitmeyi, dönüp bakmamayı ve yakıp kül etmeyi.
Anlayacağınız sevgili okurlar ütopik iyi insan, iyi toplum olma yolunda benden size malesef hayır yok. Ayrıca bu konuya özellikle ilgi gösteren inançlı kişilere de acil şifalar diliyorum.
Son sözüm şudur ki; İyi insan yoktur, iyi kedi vardır. Gördüğünüz gibi sarılın aslada bırakmayın tüy yumağını.
Mükemmel bir pazarteside görüşmek üzere.

2 yorum:

  • Adsız dedi ki...

    MUHTEMELEN BİR ERKEK TARAFINDAN TERKEDİLDİN VE DEPRESYONA GİRDİN, BU DA SENİN İNANCINI DERİNDEN SARSMIŞ, DEPRESİF KADINLARDA ÇOĞU ZAMAN GÖZLEMLENEN BİR HAL BU, EN KISA ZAMANDA DOKTORA GİT VE İYİLEŞMEK İÇİN DUA ET, HADİ KAL SAĞLICAKLA

 

©Copyright 2011 Taboo | TNB