Ofis içi Aşk ve İncelikleri

14 Mayıs 2011 Cumartesi 0 yorum

Merhaba, günaydınlar herkese. Çok şükür sonunda Perşembe gününü de getirdik. Havalar bir parça kapattı sanki ama fena da değil, sanki güzel bir haftasonu bizleri bekliyor. Sevgiliyi kapıp kahvaltı için Hisara mı koşsak ne? Aslında bugünkü konumuzda biraz bununla alakalı. Bugün her ofis çalışanı için hayati önem taşıyan bir konuyu sizlerle paylaşacağım. Konumuz ofis içi izdivaç ve incelikleri. Sanıyorum açıklamalar sayesinde pek çok yalnızlık çeken ruh kurtuluşa bir adım daha yaklaşacaktır. Haydi başlayalım,
Unutmayın tecrübeli her ofis çapkını bilir ki av için en uygun lokasyonlar printer, fax, fotokopi makinesi çevresi, mutfak ve resepsiyondur.(unutmayın kadınlar gladyatör bile olabilir ama genetik bilinmeyen bir sorun nedeniyle hiç bir şekilde printer ve benzeri cihazlardan çıktı alamazlar) En uygun günler Pazartesi ve Cuma.(bu konuya ileride dönücez) En uygun ortam şirket partileri ve doğum günleridir.(malum) Bu uğraşta en büyük yardımcılarınız bilgi işlem elemanlarıdır ayrıca son ve en önemli nokta asla ve asla hiç bir şart altında kendinize yancı olarak satış departmanından birilerini almayın.(onların yegane yeteneği konuşmak olduğu için sizi sönük bırakabilirler)Hatta bırakın ipnelerle arkadaşlıkta bile etmeyin onların ziyaret ettikleri her ofiste bir sevgilisi vardır halden anlamazlar. Bu arada asıl fantastik herşeyden daha önemli olan noktayı az kaldı unutuyorduk. “Çikolata faktörü” Av süreci bu faktörün noksanlığında sekteye uğrayacaktır aman dikkat.
Şimdi, önce avın niteliğini belirleyin. Açlığınızı(duygusal) gidermek için mi yoksa zevk için mi avlanıyorsunuz.(ikincisi kulağa çok seksi geliyor biliyorum) Kendinizi kandırmayın eğer zevk için avlanabilecek bir tip değilseniz(yani tipiniz bozuksa) hiç zevk mevk diyip oyalanmayın direk ilk seçeneğe odaklanın, kaldı ki siz bu genç yaşınızda bu kadar çirkinseniz acilen zaten evlenmeniz gerekiyordur zira ilerleyen yıllar işinizi istisnasız çok daha zora sokacaktır. Neyse çirkinler sağa ayrılsın güzeller sola devam ediyoruz...
Bakın yukarıda saydığım av lokasyonlarını çeşme başını tutmuş eşkiya gibi kapatmaya falan çalışmayın. Aksine gayet rahat(jöle kıvamında), yeri geldiğinde ilgili(güler yüzlü bir dondurma satıcısı gibi) yeri geldiğinde soğuk(George Clooney gibi) olabilmeniz lazım. Aşkınızdan geberseniz bile umursamamak anahtar ruh halidir.
Öncelikle eğer iş yerinde yeniyseniz hemmen bir bilgi işlem çalışanıyla dostluk geliştirmeye bakın zira kendileri av lokasyonlarımızın teknik uzmanlarıdır. Bu ipneler printer fax fotokopi hakkında tüm sorunları bilirler ama yılların getirdiği bıkkınlık ve aşağılık kompleksi neticesinde yardımcı olmak istemezler ama zaten bizim de ihtiyacımız olan da tam bu! Bir bilgi işlem elemanına yaklaşmanın en uygun anı öğle aralarıdır kendisine arkadan yaklaşın(tam arkadan değil yanlış anlamasın) ve güzel bir restoranda yemek teklif edin yemeği sizin ısmarlayacağınızı söyleyin(kilit nokta) Yemek boyunca durmadan işinin ne kadar zor olduğundan bahsedin bayılırlar buna, sonra bir kaç kerede yöneticisine küfredin tamamdır. Restoran’dan ayrılırken muhtemelen kanka olmuşsunuzdur. Kendisi ilerleyen 2 hafta boyunca size çıktı alabilen cihazların tüm inceliklerini öğretecektir.(bilgi işlem departmanı çalışanları kankalarına karşı çok bonkördür) İşte şimdiden herkesten bir adım öndesiniz. Artık işiniz daha kolay normal çalışma poziyonunuzda ufak bir modifikasyon yaparak printer ve diğer cihazları kapsama alanınıza alınız ve bir gözünüz mutlaka üzerlerinde olsun. Sabırlı olun önünde sonunda gelecek ve mutlaka yardıma ihtiyacı olacaktır(2010 yılı verilerine göre tek başına çıktı alabilen kadın sayısı globalde 27 kişidir) Ve işte geldi, orda köy meydanında su testisi yere yuvarlanmış masum bir fidan gibi karşınızda, ağır adımlarla(ama çok ağır değil) yanına gidiyoruz ve soruna anında müdehale ediyoruz.(Unutmayın iyi yüzlü dondurma satıcısı ve George Clooney arası bir denge tutturmanız lazım)
İşte, ilk kez dikkatini çekmeyi başardınız bile! Artık kafasına bu üstün yetenekli, yakışıklı yabancının kim olduğu sorusunu soktunuz.
Şimdi ikinci aşamaya geçiyoruz ve uygun günleri takip ediyoruz. Ne demiştik yukarıda Pazartesi ve Cuma! Bakınız insan psikolojisi iki ruh halinde oldukça edilgendir. Bu hallerin ilki depresyon diğeri çoşku durumudur.
Bilimsel araştırmalarla sabittir ki;
Pazartesi günleri göze kestirilmiş hatuna düzenli çikolata takviyesi yapıldığında Hatun en ipe sapa gelmez adamı dahi hoş bulabilmektedir. Yine aynı gün öğle yemeği sonrası türk kahvesi uygulaması çikolata ile sinerjik etki yaratıp izdivacın olurluğunu 4.2 kat arttırmaktadır. Yanlız burda dikkatinizi çekmek istediğim önemli bir nokta var bu uygulama Cuma günleri yapılırsa bir sonuç vermemektedir. Cuma günü Hatun kadına uygulanması gereken kimyasal şaraptır. Özzzzellikle(Z ‘ye yapılan vurgu önemi göstermek içindir) Cuma gününe denk gelen, şirket partisi ve doğum günlerinde yapılan şarap uygulaması, dolunayda büyü yapılmasıyla eşdeğer olup sonuç mutlak pozitiftir.
Eğer bu noktaya kadar herşeyi anlatıldığı gibi yaptıysanız zaten olan olmuştur yada ertesi akşam Taksim gecesini takiben olacaktır.
Hatun birde evdeki yavru kediyi görünce artık ne yapsa nafiledir, yetenekli, yardımsever ve sevgi dolu bu erkeğe vurulmaktan başka çaresi kalmamıştır.

0 yorum:

 

©Copyright 2011 Taboo | TNB