İnsan Kiminle Nerede Nasıl Aldatır?

21 Aralık 2011 Çarşamba 0 yorum

Günaydınlar,
Bu sabah yazmayı çok önceden planladığım ama bu vakte kadar gerçekleştiremediğim şu konuya değinmek istiyorum.
Erkek nerede ve nasıl aldatır?
Neden bu gün böyle bir konu diye düşünenleriniz olabilir
Ama olmasın, lütfen yani hiç gereği yok, çünkü çoğunlukla bu tür konuları ele aldığımın sonrası “acaba dün gece bir sadakatsizlik mi yaptın Batucum?” gibi dönüşler oluyor. Yapmadım hayır. Şirket yılbaşı partisinde sınırsız rakı içip, hoş, sıcak, yumuşak yakınlaşmalar içine girmedim.
Ayrıca belki hatırlayanlarınız vardır bu konu “seven erkek aldatır mı?” konusunun ileride anlatılacağı vaadedilen bir parçasıdır.
O halde başlayalım.
Başlayalım deyince de bir an heyecanlandım sanki. Tamam nerden başlasak ki? Durun önce şu eski yazıya bir göz atayım.
Tamam attım.
Gerçi yazıyı sanki yazan ben değilmişim gibi hissetim. Konu içinde artık kendime katılmadığım çok fazla nokta var, “keşke seven insan aldatır mı?” şeklinde yazsaymışım. Zira şu ara kafamda aldatma konusuyla ilgili bir kadın erkek ayrımı yok. Her ikisi de gayet sevse de aldatıyor sevmese de. Bakınız artık aldatabiliyor demiyorum bugün biraz daha töhmet altında bırakmak istiyorum tüm ırkı.
Şu halde erkek nerede nasıl kiminle aldatır sorusuna cevap vermek yersiz olacak, en iyisi şöyle yapalım;
İnsan kiminle,nerede nasıl aldatır? (Konuyu altı satırda değiştirdik allah sonumuzu hayretsin)
Valla güzel soru, bir o kadar da boş.
”Kim” sorusuyla giriş yapalım.
İnsanların yerinde olmak istediği kişileri kıskandığını sanırım hepiniz biliyorsunuz, para, pul, dış görünüş vesaire gibi değişkenlerden bahsediyorum.. Konunun kıskanmayla ne ilgisi var diye sorarsanız şöye diyebilirim;
Genel olarak kıskandığımız kişilerle aldatılabileceğimizi düşünüyoruz.
Oysa hiç alakası yok. Size olasılıklar sınırsızdır desem çok mu içinizi sıkmış olurum? Olursam da olurum ama böyle. Yani örnek vereyim sevdiğiniz adam ya da kadının beğendiği genel bir tip olduğunu düşünün;
Sarışın, esmer, uzun boylu, renkli gözlü, büyük göğüslü, uzun bacaklı, minyon artık herneyse. Sanırsınız ki yanınızdaki şahsiyet sadece bu tiplere bakar bunları ister. Yalan tamamen yalan tüm bu bilgiler aslında yersiz ve asılsızdır. Evet bu kadar iddialı söylüyorum çünkü biliyorum ki, insanın baştan çıkası varsa her şeyi beğenir, nerde ne üdüğü belirsiz tip varsa hemen onun tipi haline dönüşür. Hadi bu kısımda kadınları biraz”cık” daha olayın dışında tutayım.(yok hayır tutamıyorum biliyorum görüyorum kadınlar da erkekler kadar maymun)
Bu kiminle aldatır konusu, o kadar uçsuz bucaksızdır ki anlatmaya kalksam abartmıyorum sabah olur. Sırf bu konu hakkında zamanında kafamda pek çok neden sonuç ilişkisi oluşturmaya kalksam da sonunda gördüm ki ortada gerçekten bir sistem yok.
Çok “süpper” basit bir örnek verelim; Adamın karısı güzel, onu aldattığı kadın çirkin.
Sizce bundan ne çıkarmalıyız? Biliyorum şimdi bazıları diyor ki güzellikten öte şeyler var, bazıları diyor ki güzellikten sıkılmış çirkinlik arıyor, bir başka diğerleri diyor ki güzellik olmasa da aşık olunabilir, kalanı da adama öküz deyip geçiyor. Peki hangisi doğru?
Tabi ki hepsi. Ee yani sonuç? Sonuç monuç yok hiç kusura bakmayın. Zaten söylemeye çalıştığım şey bu, kimin ne zaman, neden ve kimi nasıl arzu edeceğini asla bilemez ve bir formüle yerleştiremezsiniz. Sakın ha zorlayıp yapmaya da çalışmayın. İnsan kiminle aldatır sorusunun cevabı herkesle “olabilir”den daha kesin değildir.
Şimdi diğer iki geyik soruya yönelelim. Nasıl aldatır?
Ne cevap verilir ki buna? Çeşitli sıfatlar var tabi;
Mesela çok güzel aldatır, çok ateşli aldatır, şu pozisyonda, bu poziyonda gibi saçmalıklara girebiliriz ama hiç canım istemiyor. Bu konuda tek bir gerçek vardır, her ne şart altında olursa olsun “isteyerek” aldatır.
-Ama sarhoştum
Cevap; Zaten bunu yaşamak istediğin için sarhoş olmuştun. Kutlarım işte başardın. Yani kimse kimseye masal anlatmasın yok öyle oldu yok böyle oldu diye. Kişisel tavsiyem bu tür açıklamalar yapmaya kalkanların ağzına sertçe vurulması yönündedir. Bu arada yanlış bir anlaşılma da olmasın, benim burada bahsettiğim aldatma tipi, aldatıp sevgiliye geri dönme versiyonudur. Yoksa evet arkadaş aldattım ama sevgilimi de bıraktım diyenlere bir sözüm yok, ki onlar zaten bu tür saçma açıklamalar yapmazlar.
Peki ne zaman aldatır insan? Basit, beklentileri karşılanmadığında, sıkıldığında, yeni bir şeyler istediğinde. Ne kadarda sıklıkla yaşadığımız, gördüğümüz üç insanca durum öyle değil mi? Yani yaşanma olasılığı neredeyse hergün var gibi.
Yok diyemeyiz.
Kendim yazdım kendim daraldım inanın.
Hatta şimdi şöyle yazıyı baştan aşağı bir okudum da, sanırım hiç bu kadar çözümsüz bir yazı yazmamıştım. Okuyup da en ufak bir huzur bulmak, dahası paranoyak olmamak imkansız gibi bir şey. Keselim geyiği biraz ciddileşelim.
Aslında aldatma konusunu kavramaya çalışmak tamamen gereksiz bir hareket.
Bu özünde karşınızdaki kişiyi tamamiyle anlayabilmek gibi bir şey.
Hangimiz kendimizi tam olarak biliyor da bir de karşısındakini çözebiliyor ki?
Kendimizi bilmek bile çoğu zaman delice...
Çoğunlukla bildiğimiz şey bu değil,
Bildiğimiz sadece “kendi beklentilerimiz” açıkçası bunun dışında pek bir şeyden de haberimiz yok. Aynı şekilde kimsenin ne istediğini de tam olarak göremiyoruz.
İnsan neden aldatır? Nasıl aldatır? Kiminle aldatır?
Poff!
İsterseniz siz hiç okumadınız, ben de hiç anlatmadım sayın bunları.
...
Zaten aslında tek bilmeniz gereken şey;
İnsanoğlu bir kuyudur.
Dibini görmekse hiç de öyle mutluluk getiren bir deneyim değildir.
Olan biten herşey bu.
...
Umarım bu son cümlem bugün yaşayacağınız son umutsuz an olur.
Herkese ışıl ışıl, saf, temiz, masum bir gün diliyorum.
Kedinize ve kendinize iyi bakın.

0 yorum:

 

©Copyright 2011 Taboo | TNB